TÜBA ve TÜBİTAK İş Birliğiyle Düzenlenen “Alternatif Enerji Kaynakları ve Enerjinin Geleceği Yaz Okulu” Üniversitemiz Ev Sahipliğinde Başladı

slide background

Meü

slide background

Meü

slide background

Meü

slide background

Meü

slide background

Meü

slide background

Meü

slide background

Meü



Yenilenebilir enerji, enerji politikaları, hidrojen ve diğer alternatif yakıtlar, iklim değişikliği, enerji sistemlerinin çevresel etkileri ve yapay zekâ uygulamaları gibi konuların ele alınacağı ve 5 gün sürecek olan yaz okulu, Üniversitemiz ev sahipliğinde başladı.

20 Temmuz Pazartesi günü Üniversitemiz Gençlik Akademisi’nde gerçekleştirilen açılış programına, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar, Rektör Yardımcılarımız Prof. Dr. Mehmet İsmail Yağcı ve Prof. Dr. Mehmet Çağrı Çetin, Rektör Danışmanlarımız Prof. Dr. İlker Fatih Kara, Prof. Dr. Ayla Özer ve Prof. Dr. Tuğba Yanpar, dekanlarımız, daire başkanlarımız, müdürlerimiz, akademisyenler, araştırmacılar ve yaz okulu katılımcıları yer aldı.

“Enerji Krizleri Yüzünden İnsanlığın Geleceğini Tehdit Altında”

Açış konuşmasını gerçekleştiren TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, TÜBA’nın görevinin tıpkı dünya akademileri gibi liderlere raporlamalar yapmak, politika belirleyicileri uyarmak, ülkenin nitelikli insan gücünün artışını sağlamak ve bunları bir hedef çerçevesinde, verimli başarılı yeni çalışmalar için desteklemek, motive etmek olduğunu hatırlattı.

Enerjinin dünyadaki barışı, dünyanın ülkeler arası güvenlik rekabetini etkileyen önemli bir unsur olduğunu herkesin bildiğini vurgulayan Prof. Dr. Şeker, Dünyadaki çatışma ve gerginliklerin arka planında genellikle bir enerji sorunu ve enerji krizinin yattığına dikkat çekti.  Sanayi devrimiyle ortaya çıkan enerji ihtiyacının giderek artışı yeni teknolojilerle her geçen yıl doğal kaynakların sömürülmesi ve doğal kaynakların hunharca kullanılması bizi bu günlere getirdi dedi.

“Savaşların Arka Planında Enerji Konusunun Olduğunu Görmek Zor Değil”

Çatı bilimsel kuruluşlarda, dünya liderlerine yönelik yürütülen uyarı mahiyetindeki deklarasyonların yazıldığı toplantılarda paydaş olarak yer aldıklarını belirten Prof. Dr. Şeker, “Bu platformlarda ülkemizin düşüncelerini ve görüşlerini yansıtıyoruz. G20 başta olmak üzere G20 ülke akademilerinin Science20 toplantısında TÜBA olarak Türkiye'yi temsil ediyoruz. Dünya Bilim Forumu (International Science-ISC), Inter Akademi Partnership, Asya Akademiler Birliği (The Association of Academies and Societies of Sciences in Asia-AASSA), Avrupa Akademiler Birliği (All European Academies-ALLEA), Dünya Akademiler Birliği'nde yer alıyoruz. Buralardaki konu başlıklarının genellikle ortak paydası enerji tüketimi, alternatif enerji kaynakları, enerji güvenliği ama bunların her birinin sonunda geldiği nokta insanlığın geleceği. İnsanoğlunun enerjiyi yeterli düzeyde kullanabilmek için savaşlar yapıp insan sayısını azaltmayı düşünecek kadar vahşileştiğini de görüyoruz. Bunu artık deklare de ediyorlar. Dolayısıyla Ukrayna Savaşı’nda ya da Gazze sürecinde, Filistin ve Orta Doğu ateş çemberinin arka planındaki enerji savaşını görmek zor değil.” şeklinde konuştu.

“Yeni Teknolojiler ve Az Enerjiyle Daha Fazla Üretim Yapmak Bilim İnsanlarının Boynunun Borcu”

Enerji, su, oksijen, doğal kaynakların hızla tükenişi ve tüm bunları nasıl verimli kullanabildiğimiz ve tüketebildiğimiz konularının ciddi bir güvenlik ve beka sorunu olduğunu ifade eden Prof. Dr. Muzaffer Şeker, “Elbette tasarruf önemli ama tasarruf kadar konunun bilimsel faaliyetler çerçevesinde yeni teknolojilerle az enerjiyle daha fazla üretim yapabilme ve insan ihtiyaçlarını karşılayabilme çabası bilim insanlarının boynunun borcu. Planladığımız bu Yaz Okulu’nda özellikle doktora ve doktora düzeyindeki çalışmalarıyla bu konulara eğilmiş olan bilim insanlarını, özellikle yeniden kurulan şehirler olarak tanımlayabileceğimiz asrın afetine maruz kalmış olan deprem bölgesinden bilim insanlarını tercih ettik.” ifadelerini kullandı.

“Enerji ve Sürdürülebilirlik Üniversitelerin Sorumlulukları Arasında”

Enerjinin, modern yaşamda sürdürülebilirliğin ve kalkınmanın temel taşı olduğunu ifade ederek sözlerine başlayan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Erol Yaşar, enerjiyi verimli kullanmanın hem doğanın korunabilmesi hem de gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılanabilmesi açısından büyük bir sorumluluk olduğunu belirtti. Bu toplantıların, bilimsel araştırmaların yetkin hale gelmesine; bilimin ve dolayısıyla insanlığın ilerlemesine önemli katkılar sunduğunu belirten Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar, “Sürdürülebilirliğin Yüzyılı”nda; bu organizasyon Güçlü Türkiye’mizin “Devamlılık”, “Daim Olma” ve “Kendine Yetme” hedeflerini gerçekleştirmesinde büyük anlam ifade etmektedir.

“Enerji Bağımsızlığını Hedefleyen Sürdürülebilir Bir Üniversite Olmayı İlke Edindik”

Üniversitemizin, enerji bağımsızlığını hedefleyen sürdürülebilir bir üniversite olmayı ilke edindiğini belirten Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar, “Üniversitemiz, kendi enerjisini üreten ve Dünya Bankası Projesi ile finansman sağlayan Türkiye’deki ilk üniversite olma özelliğine sahiptir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından finanse edilen "KABEV" projesi kapsamında, güneş enerjisi santralleri kurularak yıllık 60 milyon TL’nin üzerinde tasarruf hedeflenmektedir. Hastane, Tıp Fakültesi ve Mimarlık Fakültesi otoparklarına kurulan santrallerle yüzde 40 elektrik tasarrufu sağlanacaktır. Ayrıca, yakın tarihte eski ısıtma-soğutma ve aydınlatma sistemleri yenilenmiştir. İkinci etap proje ile Onkoloji Hastanesi otoparkına da güneş enerjisi santrali kurulacaktır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ifadesiyle ülke olarak “Enerjide tam bağımsız Türkiye hedefiyle yolumuza emin adımlarla devam ediyoruz.”. Bizler de Mersin Üniversitesi olarak bu konuda çevreci ve sürdürülebilir enerji projeleriyle bu hedefe doğru kararlılıkla ilerliyoruz.” dedi.

Prof. Dr. Erol Yaşar sözlerini, yaz okuluna ev sahipliği yapıyor olmaktan duyduğu memnuniyet ifade edip tüm katılımcılara verimli bir yaz okulu dileyerek tamamladı.

“Enerjide Hâlâ Dışa Bağımlıyız Fakat Yolumuz Belli”

TÜBA Enerji Çalışma Grubu’nun enerji alanında Türkiye’nin ihtiyaçlarını belirlemek  üzere çalışmalarımızı sürdürdüğünü belirten TÜBA Asli Üyesi, TÜBA-Enerji Çalışma Grubu Yürütücüsü Prof. Dr. İbrahim Dinçer ise, çalışma grubunun bilgi üretmek,  Ar-Ge çalışmaları yürütmek, insan kaynağını eğitmek ve stratejik raporları ve yol haritalarını hazırlamak üzerine yoğunlaştığını dile getirdi ve hedefin bu beş alanda en iyi noktaya ulaşmak olduğunu söyledi.

Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığı  %85’lerden %68’lere kadar indiğini ancak 120 milyar dolarlar seviyelerinde enerji ödemesi yaptığımızı belirten Prof. Dr. Dinçer, “Ödeme yapıyoruz yani sonuç itibarıyla bağımlılığımız hala sürüyor. Çalışma grubu olarak ülkemize her ölçekte katkı yapmayı amaçlıyoruz. Bu neticeyle şimdiye kadar bu kapsamda; temiz kömür teknolojileri, doğal gaz-yenilenebilir enerji kaynakları, alternatif yakıtlar, yapay zekanın  enerjideki rolünü ele aldık. Pek çok çalıştay düzenledik.  Yaz okullarının çalışmalarımız arasında önemli bir yeri var. 2024 yılında Kazakistan’da, bugün burada düzenlediğimiz eğitim programları ülkemiz için çok değerli. Enerji Kavramlar ve Uygulamalar adlı kitabımızı kamuoyuyla paylaştık.  Bu yaz okulu programıyla da katılımcılarımızın bir nevi ufkunu açmak, bilgi kazanımlarını sağlamak, aynı zamanda alanda neyi, nasıl ve neden yaptığımız ya da yapacağımıza ilişkin soruların cevaplarını vermek üzere bir aradayız.” dedi.

Yaz Okuluna 24 Farklı Üniversiteden, 54 Lisansüstü Öğrenci Katılıyor

Güncel konuları ele alma, bilim temelli rehberlik ve danışmanlık hizmeti sunma çerçevesinde politika yapıcıları ve toplumu bilgilendiren TÜBA’nın, TÜBİTAK ile iş birliği içinde hazırladığı yaz okulu programı kapsamında; insan kaynağı eğitimi, Ar-Ge, inovasyon ve teknoloji geliştirme kritik önem taşıyor. Düzenlenen etkinlikte yenilenebilir enerji, enerji politikaları, hidrojen ve diğer alternatif yakıtlar, iklim değişikliği, enerji sistemlerinin çevresel etkileri ve yapay zekâ uygulamaları gibi konular ele alınıyor. 

TÜBA Üyeleri, alanında uzman öğretim üyeleri ve ilgilileri bir araya getirerek ilgili konularda insan kaynağı eğitiminin hedeflendiği yaz okulunda, uzun vadeli çözüm önerileri sunuluyor ve  mevcut sorunların etkin bir şekilde ele almak üzere masaya yatırılıyor. 

24 farklı üniversiteden mühendislik alanında yenilenebilir enerji kaynakları, alternatif yakıtlar, nükleer enerji, hidrojen enerjisi, karbonsuzlaştırma ve enerji yönetimi konularında doktorasını yapan veya 3 yıl içerisinde doktorasını tamamlayan 54 nitelikli öğrenciye eğitim veriliyor.

5 gün boyunca sürecek yaz okulu kapsamında 23 oturum ve 2 panel düzenlenecek.

Alternatif Enerji Kaynakları ve Enerjinin Geleceği Yaz Okulu Programına Ulaşmak İçin Lütfen Tıklayınız.

Video Haber İçin Lütfen Tıklayınız.

Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü


  • 2025-07-21 16:45:11
  • 167